Bakırköy Belediye Tiyatrosu Yunus Emre Kültür Merkezi’nde sahnelenen Azizce oyununda Aziz Nesin’in Bir İnsanın Başı Üzerine Üç Sesli Üzünç, Bir Kadın İçin Düet, Yaşasın Kavuniçi ve Sen Gara Değilsin adlı 4 kısa oyunu yer alıyor. Tipik Aziz Nesin mizahı ve eleştirisini görebileceğiniz oyunlarda günümüzün politik gündemine atıfta bulunan küçük göndermeler yer alıyor.
Bir İnsanın Başı Üzerine Üç Sesli Üzünç
Aranan bir kaçak, bir polis ve iki kolu da olmayan bir muhbirin hikayesi. Kaçak kaçmaktan yorulmuş, çaresiz ölmek istiyor ama kendini öldüremiyor. Polis hayatında askerlik hariç hiç adam öldürmemiş. Sorumluluğundaki bölgede kaçakla karşılaşan polis onun gitmesini ister. Kaçak polisten onu öldürmesini, başına konan ödülün yarısını kendisine yarısını da kendi ailesine vermesini ister ama polis bunu yapamaz. Polis ile kaçak arasında geçen diyaloglarda insana ve şartlara ilişkin toplumsal içerikli göndermeler yer alıyor.
Uzaktan kolsuz muhbirin geldiğini gören polis kaçağa saklanmasını söyler. İşinde iyi olan muhbir durumdan işkinlenir. Tam bir fırsatçı olan muhbir toplumdaki leş yiyicilerin temsilcisi gibidir adeta. Sonra muhbir kaçağı görür, polisi kaçağı kolladığı için ihbar edeceğini söyler. Kaçak muhbire polis kaçağa silahını doğrultur. Tam bir Meksika açmazı (iki ya da daha fazla kişinin birbirine silah doğrultma anı) yaşanır ve….
Bir Kadın İçin Düet
Sahnede iki kadın vardır. Biri bir yıl önce ölmüş bir heykel sanatçısının karısı diğeri de onun metresidir. Kadın her akşam saat 11.00’de kocasının onu ziyarete geldiğini söyler. Kadın ilk başta inanmaz ama sonra bu ziyareti didiklemeye başlar. Ölen adamın üzerinden geçen evlilik, aşk ve kadınlar konulu sohbette birbirlerini tanımaya başlarlar. Açıkça söylemek gerekirse ben ve diğer seyirciler dahil oyunu pek anlayamadık J
Yaşasın Kavuniçi
Tipik bir Aziz Nesin oyunu olduğunu söyleyebilirim. Toplumun menfaatçi tarafını bir aile, evlenecek bir kız ve o aileye damat olacak bakan adayı milletvekili adam üzerinden anlatıyor. Kadın erkek ilişkilerinden evliliklere, politik olayların gelişimine göre insanların pozisyon değiştirmesinden fırsatçılığın insan ruhundaki çirkinliğine kadar pek çok toplumsal eleştiri güzel bir şekilde betimlenmiş.
Damat adayı akşam yemeği için kızın ailesine konuk olur. Aile adamın bakan adayı olması nedeniyle çok mutludur. Apolitik anne, kendi menfaatinden başka bir şey düşünmeyen bir kız ve ezik baba kızlarının istikbalini makam ve mevkiye bağlamışlardır.
Ancak ortalıkta hükümet darbesi olacağına dair söylentiler dolaşmaktadır. Darbe olursa kızlarını evlendirmekten vazgeçmek isteyen aile iki arada bir derededir. Yemek esnasında televizyondan (ki televizyon sahnenin üst kısmında küçük bir kovukta yer alan spiker – oyuncun performansı harikaydı) bakanın istifa haberi, darbe haberi ve hükümetin darbeyi bertaraf ettiği haberler sırayla anons edilir. İşte bu durum değişikliğine göre aile ve kızı damat adayını bir seviyor, bir reddediyordu. Kavuniçi ise bir duvar renginden başka bir şey değil, kızın damadı reddetmek için kullandığı çok önemsiz bir ayrıntı. Ama oyunun kilit taşı konumunda.
Sen Gara Değilsin
Kahramanlar gerçekten bizim bildiğimiz gibiler mi? Anıtları, heykelleri, haklarında yazılmış insanüstü efsaneler doğru mu? İşte bu soruların cevabını “Sen Gara Değilsin” oyununda alabilirsiniz. Yumtaburlu bir savaş kahramanı olan ve gazetelerde yaptığı kahramanlıklar çarşaf çarşaf yayınlanan, ancak öldüğü açıklanan Gara anısına yapılan bir heykelin açılışında konuşan belediye başkanı Gara’nın kahramanlıklarını tek tek sıralar. Sonra şehrin adını değiştirdiklerini ve ismini Garamur yaptıklarını ilan eder.
Velhasıl açılış biter ve şehrin belediye başkanı ile gizli polis teşkilatının başkanı sohbete başlar. Bu esnada üstü başı yırtık pırtık sefil bir adamın yeni açılan Gara’nın heykeline işerken yakalarlar. İşeyen adam öldüğü söylnen Gara’dır. Gara ne kadar üçkağıtçı, şerefsiz ve tabansız olduğunu tek tek anlatır. Telaşlanan belediye başkanı ve polis teşkilatının başkanı ona rüşvet vererek şehirden göndermek isterler. Onu Gara olmasını ikna ettiklerini düşünürler ama başaramazlar. Oyunun sonunda Gara’nın işini bitirmekten başka çare kalmamıştır. Yani gerçek Gara ölür ama kahraman Gara gönüllerde, zihinlerde yaşamaya devam eder.
Aziz Nesin Sahnede
Oyunun sonunda Aziz Nesin’in portresi alkışlarla sahnede yer aldı. Bunun yanında Muhsin Ertuğrul ile başından geçen bir olayı anlatan sözleri sahneye yansıtıldı. Bu olayda genç Aziz oyuncu olmak için bir gün Muhsin Ertuğrul’a gider ama kabul görmez. Bunun üzerine şu sözü söyler: “Ne zaman yüzüme bir kapı kapansa dişlerimi sıkarım –Ben bu kapıyı açacağım- derim.” Yıllar sonra söylediğini yapar Aziz Nesin ve tiyatronun kapıları ona açılmıştır.
Yazan: Aziz Nesin
Yöneten: Murat Karasu
Kostüm: Sadık Kızılağaç
Dekor: Ali Yenel
Işık: Yakup Çartık
Reji Asistanı: Ercan Koçak
Oyuncular: Münir Akça, Şirin Asutay, Doğacan Taşpınar, Yunus Emre Kılınç, Gülru Pekdemir, Ercan Koçak.
Yer: Yunus Emre Kültür Merkezi (Ataköy)
Bilet: Tam 6 TL, İndirimli 4 TL.
0 yorum:
Yorum Gönder